Dolmabahçe Sarayı, Osmanlı İmparatorluğu’nun ihtişamını yansıtan önemli bir yapıdır. Beşiktaş İskelesi, 19. yüzyıldan itibaren ulaşım noktası olmuş, modern yapısı 1913’te tamamlanmıştır. Maçka Demokrasi Parkı, doğa ile iç içe olmak isteyenler için popüler bir yeşil alandır.
Çırağan Sarayı, 17. yüzyıldan itibaren Osmanlı saraylarının zarif örneğidir. İnönü Stadyumu, Türk futbolunun tarihi anlarına tanıklık etmiştir. Akaretler Sıraevler, 19. yüzyıl Osmanlı konut mimarisinin örneklerindendir. Ortaköy Meydanı, canlı yapısıyla dikkat çeker ve muazzam bir manzaradır.
1. Dolmabahçe Sarayı
Dolmabahçe Sarayı, İstanbul’un en önemli tarihi yapılarından biri olup, Boğaziçi’nin güzellikleri ve Osmanlı İmparatorluğu’nun ihtişamını yansıtan bir mekandır. 17. yüzyılda, argonotların efsanevi gemisi Argos’un demirlediği, Fatih Sultan Mehmed’in İstanbul’u fethederken gemilerini karaya çıkardığı yer olarak bilinen Dolmabahçe, bir zamanlar doğal bir liman olarak kullanılıyordu.
Osmanlı İmparatorluğu döneminde, kaptan paşaların donanmayı demirledikleri ve denizcilik törenlerinin düzenlendiği bu bölge, 17. yüzyıldan itibaren çeşitli dönemlerde doldurularak, padişahların Boğaziçi’ndeki özel bahçelerinden biri haline gelmiştir. Dolmabahçe’nin zamanla, pek çok padişah tarafından yapılan köşk ve kasırlarla süslenen bir bölgeye dönüşmesi, onun prestijini artırmış ve “Beşiktaş Sahil Sarayı” olarak anılmasına yol açmıştır.
Bugün, Dolmabahçe Sarayı, hem mimari güzelliği hem de tarihi önemiyle İstanbul’un en çok ziyaret edilen ve tanınan yapılarından biridir. Hem Osmanlı’nın son dönemini hem de Cumhuriyet’in ilk yıllarını anlamak adına büyük bir öneme sahiptir.
2. Beşiktaş İskelesi
Beşiktaş İskelesi, İstanbul’un önemli yapılarından biri olup, bölgenin tarihiyle derin bir bağa sahiptir. 20. yüzyılın başlarında, Beşiktaş Meydanı, odun pazarı, kalafatçı ve marangoz dükkânlarının bulunduğu bir alan olarak biliniyordu. Bu meydan, geçmişte ticaretin ve zanaatın merkeziyken, zamanla önemli ulaşım noktalarından biri haline gelmiştir.
İskelenin inşaatı, 1851 yılına dayanır; ilk olarak Şirket-i Hayriye tarafından inşa edilen bu ahşap iskele, 1884 yılında tamir edilmiştir. Kirkor Efendi tarafından gerçekleştirilen tamirat sonrasında iskele, yine ahşap malzeme kullanılarak yenilenmiştir. Ancak, Beşiktaş İskelesi’nin modern yapısının temelleri, 1908 yılında atılmıştır. Mimar Ojiye nezaretinde, iskelenin deniz tarafı doldurulmuş ve bir rıhtım inşa edilmiştir. 1909 yılına ait arşiv belgelerinde, iskelenin yapımı için Safaizade yalısının nakledilmesi ve inşaatın Şirket-i Hayriye tarafından yapılması planlandığı anlaşılmaktadır.
3. Maçka Demokrasi Parkı
Maçka Demokrasi Parkı, İstanbul’un Nişantaşı semtine yakın olan en popüler ve sevilen yeşil alanlardan biridir. Hem sakinleri hem de ziyaretçileri için, şehir hayatının karmaşasından uzaklaşmak ve doğa ile iç içe olmak için mükemmel bir kaçış noktasıdır. Özellikle güneşli hafta sonlarında, ailelerin piknik yaparak vakit geçirdiği, köpeklerini gezdirdiği, bebek arabalarıyla yürüyüş yapanların ve koşucuların sıklıkla tercih ettiği bir park olmuştur.
Park, çeşitli ağaç türleriyle dolu olan yoğun ağaçlık alanlarıyla dikkat çeker. ıhlamur, kestane, meşe, çınar, kül, kızılağaç ve ceviz gibi farklı ağaçlar, parkın doğallığını ve huzur veren atmosferini oluşturur. Bu ağaçlar, özellikle yaz aylarında gölgelik alanlar yaratır ve ziyaretçilerine serinlik sunar.
Maçka Demokrasi Parkı’nın içinden geçen yürüyüş yolları, çeşitli eğlenceli ve dinlendirici alanlara ulaşmaktadır. Çocuk oyun alanları, bahçeler, göletler ve piknik alanları, parkı farklı yaş gruplarından insanlara hitap eden bir mekan haline getirir.
4. Çırağan Sarayı
Çırağan Sarayı’nın tarihi, İstanbul’un zengin kültürel mirasını ve Osmanlı İmparatorluğu’nun ihtişamını yansıtan önemli bir geçmişe sahiptir. Bugün sarayın bulunduğu alan, aslında çok daha eski bir tarihe dayanmaktadır. 17. yüzyılda “Kazancıoğlu Bahçesi” olarak bilinen bu bölge, özellikle Sultan I. Ahmed devrinde (1603-1617) önemli bir yer haline gelmişti. Sultan I. Ahmed döneminde, bu alan “Hasbahçe” olarak ayrılmış ve Padişah ile ailesinin kullanımı için özel bir yer olmuştur. Hasbahçe, sarayın ileriye dönük inşasına zemin hazırlamıştır.
IV. Murad zamanında (1623-1640) ise bu bölge daha da anlam kazandı. IV. Murad, bu alanı kızı Kaya Sultan’a hediye etmiş ve böylece burada hanedana ait ilk yapı şekillenmeye başlamıştır. Bu hediye, Çırağan Sarayı’nın tarihsel gelişiminde önemli bir dönüm noktasıdır. Başlangıçta hanedan üyeleri için inşa edilen bu ilk yapı, zamanla büyük bir saraya dönüşerek Osmanlı İmparatorluğu’nun ihtişamlı yapılarından biri haline gelmiştir.
Bugün Çırağan Sarayı, hem Osmanlı mimarisinin zarif bir örneği olarak hem de İstanbul’un tarihi dokusunun önemli bir parçası olarak hem yerel halkın hem de turistlerin ilgisini çeken bir mekan olmuştur. Hem sarayın tarihi hem de bulunduğu Boğaz manzarası, ona eşsiz bir güzellik katmaktadır.
5. İnönü Stadyumu
İnönü Stadyumu, halk arasında Dolmabahçe Stadyumu olarak da bilinir ve İstanbul’un en köklü spor alanlarından biridir. Stadyumun temeli 19 Mayıs 1939’da atılmıştır ve Türk futbolunun önemli anlarına tanıklık etmiştir. Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün efsanevi stadı olarak bilinen İnönü, uzun yıllar boyunca hem kulüp maçlarına hem de milli maçlara ev sahipliği yapmıştır.
İnönü Stadyumu, bulunduğu konum itibariyle Boğaziçi’nin hemen kıyısında, Dolmabahçe Sarayı’na oldukça yakın bir alanda yer alır. Bu yüzden “Dolmabahçe Stadyumu” adı halk arasında zaman zaman kullanılmıştır. Stadyum, tarihi boyunca birçok büyük maçın, finalin ve unutulmaz anın merkezi olmuş, Beşiktaş taraftarlarının tutkulu desteğiyle özdeşleşmiştir.
6. Akaretler Sıraevler
Akaretler Sıraevler, İstanbul’un tarihi dokusunu günümüze taşıyan ve şehrin mimari zenginliğini yansıtan önemli bir konut kompleksidir. 19. yüzyılın sonlarında, Sultan Abdülaziz döneminde yapımına başlanmış olan bu yapılar, İstanbul’un Beşiktaş ilçesinde, Maçka Aziziye Camii’ne gelir sağlamak amacıyla inşa edilmiştir. Sarkis Balyan tarafından tasarlanan Akaretler Sıraevleri, Sultan Abdülaziz’in tahttan indirilmesi sonucu Maçka Aziziye Cami projesinin gerçekleştirilememesine rağmen, bu yapılar vakıf üzerine gelir kaydetmeye devam etmiştir. Bu sebeple, semt “Akaretler” olarak anılmaya başlanmıştır.
Akaretler Sıraevleri, toplamda 66 parsel üzerinde 133 konut biriminden oluşur ve Beşiktaş’ın merkezine oldukça yakın bir konumda yer alır. Süleyman Seba Caddesi ile Şair Nedim Caddesi’nin kesiştiği noktada, eğimli bir araziye inşa edilen bu sıraevler, Osmanlı bürokrasisinin ilk “rezidans” projelerinden biri olarak kabul edilir. Bu konutlar, sadece bir yaşam alanı değil, aynı zamanda dönemin toplumsal yapısını ve estetik anlayışını yansıtan önemli yapılar arasında yer alır.
7. Ortaköy Meydanı
Ortaköy Meydanı, Beşiktaş ilçesinin en canlı ve popüler noktalarından biri olup, hem kara yolu hem de deniz yoluyla ulaşım sağlanabilen bir bölge olarak hem turistlerin hem de yerel halkın ilgisini çeker. Özellikle akşam saatlerinde, Ortaköy’ün atmosferi farklı bir güzelliğe bürünür. Güneşin batışıyla birlikte, Boğaziçi’nin manzarası ve çevredeki ışıklar harika bir görüntü sunar. Ortaköy Meydanı, yalnızca tarihi ve kültürel açıdan değil, aynı zamanda sosyal hayatın yoğun olduğu bir yer olarak da dikkat çeker.
Ortaköy’ün canlı yapısı, meydandaki kafelerde, restoranlarda ve sokaklarda her zaman bir hareketlilik olduğunu gösterir. Boğaz’ın hemen kenarında olmasının getirdiği eşsiz manzara, akşam saatlerinde özellikle romantik bir atmosfer oluşturur. Ortaköy Camii’nin zarif yapısı da bu manzaraya dahil olarak bir bütünlük oluşturur ve fotoğraf tutkunları içindir.
Beylikdüzü Gezilecek Yerler
Bayrampaşa Gezilecek Yerler