Sublaion Kalesi, Akdağ’ın eteklerinde bulunan önemli bir kale kalıntısıdır. Eumania Antik Kenti ise Bergama Kralı II. Eumenes tarafından kurulmuş olup, uzun bir tarihi mirasa sahip olan Çivril ilçesi gezilecek tarihi destionasyonlardandır.
Akköprü ve Kavakköy köprüleri Osmanlı dönemine ait tarihi yapılar olup, mühendislik açısından dikkat çeker. Işıklı Höyüğü ve Beycesultan Türbesi, erken dönem yerleşim ve Selçuklu mimarisi örnekleridir.
Table of Contents
Toggle1. Beycesultan Höyüğü

Beycesultan Höyüğü, Yukarı Menderes Havzası içinde yer alıp, Ege Bölgesi’nin iç-batı Anadolu Bölümü’nde konumlanmaktadır. Yerleşim, Büyük Menderes Nehri’nin yukarı çığırında yer alır ve çevresindeki jeomorfolojik ve hidrografik özellikler açısından havza karakteri taşır. Çivril Ovası’nda bulunan höyük, doğuda Akdağ, kuzeydoğuda Ortadağ, kuzey ve kuzeybatıda Bulkaz Dağı, güneyde ise Işıklı Gölü ve Büyük Menderes Nehri ile sınırlanır.
Ovanın yüzölçümü yaklaşık 303,1 km² olup, deniz seviyesinden yüksekliği 810 ile 850 metre arasında değişir. Bölgenin en büyük akarsuyu olan Büyük Menderes Nehri, 584 km uzunluğunda olup, bölgedeki en önemli su kaynağıdır ve ova boyunca geniş bir alanı sulayarak verimliliği artırır.
2. Sublaion Kalesi

Sublaion Kalesi, Gümüşsu Kasabası’nın kuzey ve doğusunda yer alan, 1100-1400 metre yükseklikteki bir platoda bulunan tarihi bir kale kalıntısıdır. Kale, Akdağ’ın 2000 metreyi aşan sarp kayalıklarıyla çevrilmiş olup, doğu ve güney tarafında Akçay’ın derin vadisiyle sınırlıdır. Platonun düz alanlarında, toprak altına gömülmüş büyük yapı taşları, sütun ve sütun başlıkları gibi mimari parçalar keşfedilmiştir.
Bu bölgenin güney kenarında, suyu bol olan Kayapınar ve Çataloluk kaynakları yer almaktadır. Bu doğal su kaynakları, bölgenin yerleşim ve savunma açısından stratejik önemini pekiştiren bir faktör olmuştur.
3. Eumania Antik Kenti

Eumania Antik Kenti, Çivril-Dinar karayolu üzerindeki Işıklı Mahallesi yakınlarında bulunan ve tarihsel olarak büyük bir öneme sahip bir yerleşim alanıdır. Kent, Bergama Kralı II. Eumenes tarafından kurulmuştur ve adı da buradan türetilmiştir. Işıklı’nın güneydoğusunda yer alan su kaynağının etrafında antik döneme ait izler bulunur. Bugün, Sarıbaba Tepesi olarak bilinen dağlık alan üzerinde, özellikle Bizans dönemine ait kalıntılar yer almaktadır ve bu bölge bir kale olarak kullanılmıştır.
Tepedeki yamaçlar ise Eumania’nın nekropol alanıydı. Işıklı, antik dönemde Prehistorik çağdan başlayarak, Hellenistik ve Roma döneminde büyük bir kent haline gelmiş ve Selçuklu döneminde Türkleşerek Osmanlı döneminde de önemli bir idari merkez olmuştur.
4. Akköprü Tarihi Köprü

Akköprü, Denizli’nin Çivril ilçesine bağlı Karayahşiler Köyü’nde yer alan tarihi bir köprüdür. Büyük Menderes Nehri üzerinde, doğu-batı doğrultusunda inşa edilmiş olan köprü, dört yuvarlak kemerden oluşur ve Ahmetli ile Hançalar Köprüsü ile benzer mimari özellikler taşır. Köprü, orijinalinde kesme taşla kaplanmış olup, doğu tarafındaki ilk kemer diğerlerinden daha geniş tutulmuştur.
İlk kemer genişliği 4.50 metre, ikinci kemer 5.50 metre, üçüncü kemer ise 3.50 metre genişliğindedir. Köprünün toplam uzunluğu 50 metredir. 1976 yılında yapılan onarımda, üçüncü kemerin batı tarafı ve dördüncü kemer betonarme olarak yeniden inşa edilmiştir. Köprüdeki kemer ayaklarının güney tarafına sel yaranlar eklenmiş ve kesme taşla kaplanmıştır.
5. Kavakköy Köprüsü

Kavakköy Köprüsü, Denizli’nin Çivril ilçesi sınırlarında, Büyük Menderes Nehri üzerinde yer alan tarihi bir köprüdür. Kitabesi günümüze ulaşmadığı için köprünün yapım tarihi ve inşa ettiren kişi hakkında kesin bilgi bulunmamaktadır. Ancak, köprünün mimari üslubuna bakarak XVII. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir.
Köprü, toplamda 62.10 metre uzunluğunda ve 3.50 metre genişliğindedir. Dört kemerli yapısı ile dikkat çeker, ancak kemerler oldukça basık şekilde inşa edilmiştir. Yapımında düzgün kesme taş kullanılmış olup, tampon duvarlar kireç harçlı moloz taşla örülmüştür. Köprünün selyaranları zamanla yıpranmış ve büyük oranda hasar görmüştür. Köprünün korkulukları da günümüze ulaşmamıştır.
6. Işıklı Höyüğü

Işıklı Höyüğü, Denizli ili Çivril ilçesine bağlı Işıklı köyünün 1.5 km doğusunda yer alan bir höyüktür. Yaklaşık 300 metre çapında dairesel bir alanda yerleşim kalıntıları açıkça görülmektedir. Şu ana kadar kazı yapılmamış olan höyük, yüzey buluntuları ile tarihsel önemi ortaya çıkmaktadır.
Yüzeyde yapılan incelemelere göre, yerleşim ilk olarak Erken Tunç Çağı’nda kurulmuş olup, geç Tunç Çağı’na kadar devam etmiştir. Burada bulunan çanak çömlekler, Beycesultan yakınlarında bulunanlara oldukça benzemektedir, bu da yerleşimin bölgedeki diğer erken dönem yerleşimlerle ilişkili olduğunu göstermektedir.
7. Bulkaz Osmanlı Hamamı

Bulkaz Osmanlı Hamamı, Denizli’nin Çivril ilçesine bağlı Gürpınar Mahallesi’nin eski yerleşim yeri olan Bulkaz Mevkii’nde yer alan tarihi bir yapıdır. Osmanlı Dönemi mimari özelliklerini yansıtan bu hamam, soğukluk, sıcaklık ve ılıklık olmak üzere üç ana mekâna ayrılmaktadır. Yapı, dikdörtgen planlı olup üzeri tonozlu bir çatıyla örtülmüştür. Ancak, soğukluk ve ılıklık bölümlerinin tonozları zamanla çökmüş, sadece sıcaklık bölümündeki örtü büyük ölçüde sağlam kalmıştır.
Hamamın duvarlarında devşirme taşlar kullanılmış, tonozlarında ise tuğla ve harç malzemesi tercih edilmiştir. Yapının girişi, güneydoğu cephesinin güney köşesinde yer almakta olup, giriş kapısı yuvarlak kemerli ve tuğla örgülü olarak inşa edilmiştir.
8. Habib-i Acem Türbesi

Habib-i Acem Türbesi, Çivril Höyüğü ve ilçe mezarlığı üzerinde yer almakta olup, 13. yüzyılda yaşamış olan Habib-i Acem’e (veya Habib Hacı) aittir. Bu türbe, taş yapısıyla dikkat çeker. Habib-i Acem, Horasan Erenleri’nden birisidir ve Anadolu’ya gelen Türkmen Boylarıyla birlikte Batı Anadolu’nun fethedilmesinde önemli bir rol oynamıştır. Başarıları nedeniyle Germiyan Beyleri tarafından Çivril yöresinde kendisine bir arazi tahsis edilmiştir.
Habib-i Acem, Beycesultan bölgesinde yerleşen Türkmen aşiretlerine önderlik etmiş, onlara çiftçilik ve tarım konusunda öğreticilik yapmış ve yerleşim alanlarında köylerin örgütlenmesinde öncü olmuştur.
9. Harılboğazı Çeşmesi

Harılboğazı Çeşmesi, Çivril ilçesinin Kıralan Mahallesi’nde, Mollaver Mevkii’nde ve Alan Höyüğü’nün kuzeydoğusunda yer alan tarihi bir çeşmedir. Osmanlı Dönemi’ne tarihlenen bu çeşme, bölgenin su temini açısından önemli bir yapıdır.
Yapı, hem tarihsel hem de mühendislik açısından dönemin su yapıları hakkında bilgi verir. Harılboğazı Çeşmesi, aynı zamanda çevresindeki yerleşimlere su sağlayarak sosyal ve kültürel yaşamda önemli bir rol oynamıştır.
10. Beycesultan Türbesi

Beycesultan Türbesi, tamamen Selçuklu mimarisi tarzında inşa edilmiş olup, günümüzde oldukça bakımsız ve harabe durumdadır. Sekizgen plan üzerine yapılmış olan türbenin doğu yönünde yüksek olmayan bir kapı, güney yönünde ise bir pencere bulunmaktadır. Yapı, kesme taş, devşirme mermer ve aralarında tuğla malzeme kullanılarak inşa edilmiştir. Üst örtü, tuğladan yapılmış bir kubbe ile kaplanmıştır. Türbenin kuzey kenarında küçük bir mazgal pencere açıklığı yer alırken, giriş kapısı kuzeybatı kenarındadır. Kapı, devşirme malzemeden yapılmış olup, yuvarlak kemerli ve sadedir; dışa taşan bir yapı özelliği yoktur.
İç mekanda sekizgen bir plan uygulanmış ve kubbeye geçiş düz atkılarla sağlanmıştır. Yapının doğu kenarına bitişik olan keme taştan yapılmış sanduka, üzeri çimento harcı ile sıvanmıştır. Sandukadaki şahideler de devşirme malzemeden yapılmıştır. Türbede herhangi bir süsleme bulunmaz. Kitabesi olmayan yapının üst örtüsünün aslında konik ve pramidal bir külahla örtülmesi gerektiği düşünülmektedir.