Kars Ani Örenyeri, Kars Kalesi, Selçuklu Sarayı ve Gagik Kilisesi gibi önemli tarihî alanlar, Kars’ın tarihî derinliğini ve mimari çeşitliliğini gözler önüne serer. Ayrıca, Sarıkamış Kayak Merkezi ve Çıldır Gölü gibi doğal güzellikler, şehri dört mevsim ziyaretçilere cazip kılar.
Kars’ın peynir müzesi, geleneksel hamamları ve özgün camileri, şehrin kültürel mirasını ve yaşam tarzını yansıtır. Kars, tarihi ve kültürel mirasıyla ziyaretçilere eşsiz bir deneyim sunar. Kars’ta gezilecek önemli 20 yer:
1. Ani Örenyeri
Ani Örenyeri, Kars şehrinin güneydoğusunda, şehir merkezinden 42 kilometre uzaklıkta bulunan Ocaklı Köyü sınırlarında yer alır. Bu örenyeri, yerleşim ve savunma açısından son derece elverişli bir topografyaya sahip olduğundan, tarih öncesi dönemlerden itibaren birçok kültüre ev sahipliği yapmıştır.
Ani, Orta Çağ’da önemli bir ticaret ve kültür merkezi olarak gelişmiş, Ermeni, Gürcü, Bizans ve Selçuklu kültürlerinin buluşma noktası olmuştur. Şehir, etkileyici yapıları, kiliseleri ve manastırlarıyla tanınır ve zengin tarihî mirası, ziyaretçilere farklı dönemlerin izlerini görme fırsatı sunar. Ani’nin tarihi ve kültürel önemi, bölgedeki birçok medeniyetin izlerini günümüze taşır.
2. Kars Kalesi
Kars Kalesi, şehir merkezinde bulunan tarihi bir yapı olup, Merkez Kale, İç Kale veya Stadel olarak da bilinir. M.S. 1153 yılında Selçuklu döneminde, Saltuklu Sultanı Melik İzzeddin’in emriyle Vezir Firuz Akay tarafından inşa edilmiştir. Şehir surları 12. yüzyılda yapılmaya başlanmış, ancak 1386’da Timur tarafından yıkılmıştır. Osmanlı döneminde, 1579’da Padişah III. Murat’ın fermanıyla, Lala Mustafa Paşa tarafından kalenin ve dış cephe surlarının yeniden inşası gerçekleştirilmiştir. Kars Kalesi, bu tarihî süreç boyunca stratejik önemini korumuş ve çeşitli medeniyetlerin izlerini taşımaktadır. Bugün, kaleden şehrin panoramik manzarasını görmek mümkündür ve Kars’ın tarihî ve kültürel mirasının önemli bir parçasıdır.
3. Sarıkamış Kayak Merkezi
Sarıkamış Kayak Merkezi, Türkiye’de birinci derecede öncelikli beş kayak merkezinden biridir. Cibiltepe (Bayraktepe) olarak bilinen kayak alanı, Sarıçam ormanlarının arasında yer alır ve etkileyici bir manzaraya sahiptir. Toplamda 22.400 metre uzunluğunda, üç etaplı pistlerden oluşan merkez, kayak tutkunlarına geniş ve çeşitli parkurlar sunar. Bu pistler, hem deneyimli kayakçılar hem de yeni başlayanlar için ideal bir ortam sağlar. Sarıkamış Kayak Merkezi, doğal güzellikleri ve mükemmel pist yapısıyla Türkiye’nin en popüler kayak destinasyonlarından biri olarak öne çıkmaktadır.
4. Kars Müzesi
1959 yılında kurulan Kars Müzesi, 1980 yılında bugünkü hizmet binasına taşınmıştır. Müzenin arkeoloji salonunda, Paleolitik, Neolitik, Kalkolitik, Erken Tunç ve Demir Çağları gibi dönemlere ait eserler sergilenmektedir. Ayrıca Urartu, Roma, Bizans, Orta Çağ Beylikleri, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserler de kronolojik olarak düzenlenmiştir. Sergilenen eserler arasında madeni eşyalar, taş objeler, sikkeler, zahire küpleri ve hatta dinozor kemikleri gibi önemli buluntular bulunmaktadır. Bu koleksiyon, Kars ve çevresinin tarihî ve kültürel zenginliğini kapsamlı bir şekilde sunar, ziyaretçilere bölgenin geçmişine dair derinlemesine bir bakış sağlar.
5. Fethiye Camii
Fethiye Camii, Kars merkezde yer alır ve bölgenin tarihî yapılarından biridir. 19. yüzyılın sonlarında, Kars’ın Rus işgali döneminde kilise olarak inşa edilmiştir. Bina, 1953-1970 yılları arasında kapalı spor salonu olarak kullanılmıştır. 1985 yılında, yapıya iki minare eklenerek camiye dönüştürülmüştür. Bu dönüşüm, yapının hem tarihi hem de dini önemini artırmış, Fethiye Camii’yi hem mimari hem de kültürel açıdan önemli bir yer haline getirmiştir.
6. Selçuklu Sarayı
Selçuklu Sarayı, Ani Örenyeri’nde “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” olarak tescillenmiş yapılardan biridir. Örenyerinin kuzeybatı istikametinde, Bostanlar Deresi’ne bakan sarp bir kayalık üzerine inşa edilmiştir. Sarayın kesin yapım tarihi bilinmemekle birlikte, mimari özellikleri ve taç kapı düzenlemesi, 12. veya 13. yüzyılda inşa edildiğini düşündürmektedir. Selçuklu Sarayı, Ani’nin tarihi ve kültürel zenginliğini yansıtan önemli bir yapıdır ve bu bölgenin Selçuklu dönemindeki ihtişamını gözler önüne serer.
7. Aziz Prkich Kilisesi
Aziz Prkich Kilisesi, Ani Örenyeri’nde “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” olarak tescillenmiş önemli yapılardan biridir. Ayrıca Keçeli Kilise, Halaskar Kilisesi veya Yıkık Kilise olarak da bilinir. Şehrin doğusunda, Büyük Katedral’e yakın bir noktada inşa edilmiştir. İnşa kitabesine göre, kilise 1035 yılında Marzban Ebu’l Garip tarafından yaptırılmıştır. 1291 ve 1342 yıllarında Atabekler tarafından restore edilmiştir. Ancak 1930’lu yıllarda bir yıldırım düşmesi sonucu kilisenin yarısı yıkılmıştır. Bu kilise, Ani’nin tarihî ve mimari geçmişine önemli bir katkı sağlar ve bölgenin dini yapılarının çeşitliliğini temsil eder.
8. Keçivan Kalesi
Keçivan Kalesi, Kağızman ilçesinin kuzeybatısında, Aladağ’ın eteklerinde yer alır. Eski bir sancak merkezi olan kale, kaynaklarda ve halk arasında Keçivan, Geçivan veya Geçvan isimleriyle anılmaktadır. 1960 sonrası bu bölge, Tunçkaya köyü olarak adlandırılmıştır.
Kale, Pijen, Seffak ve Efrasyab cenkleri hikayelerinde adı geçen önemli bir yapıdır. Halk arasında, kalenin ‘Efrasyab’ın yaylaklarından olduğu’ rivayet edilir. Bu rivayet, M.Ö. 650-120 ve M.S. 16 yıllarında Aras boylarına yerleşmiş olan Saka Türkleri ile ilişkilidir. İran destanlarında, Saka padişahı Efrasyab olarak tanımlanırken, Türkler arasında ‘Alp-Er Tonga’ olarak bilinir. Keçivan Kalesi, bu tarihî bağlantıları ve bölgedeki stratejik konumu ile dikkat çeker.
9. Kars Çayı
Kars Çayı, Arpaçay ilçesi Allahuekber Dağları’nın Soğanlıdağ ve Kırkpınar yaylalarından doğar. Sarıkamış suyu ile Kızılçubuk suyu, Çatak köyü önünde birleşir ve Selim ilçesinin altında, yaylalardan gelen dereleri toplayarak Kireçhane Boğazı’ndan Kars’a girer.
İlkbahar ve yağmurlu dönemlerde, şehrin doğusundaki Kurtkale düzeyinden gelen Darboğaz suyu ile şehrin ortasında iki arktan alınan suyla Taşköprü’den itibaren Kaleboğazı ve Dereiçi Kalesi boğazından geçer. Modern yapıları ve geniş alanlarıyla dikkat çeken bu kampüs, hem öğrenciler hem de ziyaretçiler için ilgi çekici bir yerdir.
10. Gagik Kilisesi
Gagik Kilisesi, Ani Örenyeri’nde “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” olarak tescillenmiş önemli yapılardan biridir. Bostanlar Deresi vadisinin üst düzlüğünde yer alan bu yapı, kazılarda ele geçirilen kitabelere göre, Kral I. Gagik tarafından yaptırılmıştır. İnşasına 995 yılında başlanmış ve 1001 yılında tamamlanmıştır. Gagik Kilisesi, hem mimari özellikleri hem de tarihî önemiyle Ani’nin kültürel mirasının değerli bir parçasıdır. Bu kilise, dönemin sanatsal ve mimari anlayışını yansıtan etkileyici bir yapıdır.
11. Arpaçay Kütük Ev
Arpaçay Kütük Ev, 2017 yılında Kars Valiliği İl Özel İdaresi tarafından hizmete açılmıştır. Arpaçay ilçesinin Çanaksu köyünde ve Çıldır Gölü’nün kıyısında konumlanmıştır. Eşsiz göl manzarası sunan bu tesis, ziyaretçilere yıl boyunca çeşitli aktiviteler sunar. Yaz aylarında gölde tekne turu yapma imkânı, kış aylarında ise buz tutmuş göl üzerinde yürüyüş, atlı kızaklarla gezinti ve balıkçıların aynalı sazan yakalamalarını izleme gibi etkinlikler mümkündür.
12. Kars Peynir Müzesi
Kars Peynir Müzesi, Türkiye’nin ilk tematik peynir müzesi olarak 2022 yılında ziyarete açılmıştır. Müze, 1734 yılında inşa edilen ve Kars merkezde bulunan tarihi Süvari Tabya binasında hizmet vermektedir. Bu benzersiz müze, peynir yapımının tarihini, yöntemlerini ve Kars’ın peynir kültürünü tanıtmak amacıyla kurulmuştur. Ziyaretçiler, çeşitli peynir türlerini, üretim süreçlerini ve peynirin kültürel önemini keşfetme fırsatı bulurlar. Kars Peynir Müzesi, hem tarihî hem de gastronomik açıdan zengin bir deneyim sunarak, Kars’ın zengin peynir mirasını gözler önüne serer.
13. Taş Köprü
Taş Köprü, 1579 yılında Osmanlı Padişahı III. Murat’ın emriyle başlatılan imar çalışmalarının bir parçası olarak Lala Mustafa Paşa tarafından inşa edilmiştir. Kars Çayı üzerinde ve Kars Kalesi’nin eteklerinde bulunan bu köprü, bölgenin tarihi altyapısını güçlendiren önemli bir yapıdır. Taş Köprü, hem mimari özellikleri hem de stratejik konumu ile Kars’ın tarihî dokusunu ve Osmanlı dönemindeki mühendislik yeteneklerini yansıtır. Kars Çayı’nı geçmek için kullanılan bu köprü, hem dönemin taş işçiliğini hem de köprü yapımındaki teknik bilgiyi gözler önüne serer.
14. Tigran Honents Kilisesi
Tigran Honents Kilisesi, Ani Örenyeri’nde bulunan ve “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” olarak tescillenmiş bir yapıdır. Resimli Kilise veya Nakışlı Kilise olarak da bilinir. Arpaçay Nehri vadisinin üst düzlüğünde konumlanmış olan kilise, doğu cephesinde yer alan kitabeye göre Honents ailesinden tüccar Tigran tarafından 1215 yılında yaptırılmış ve Aziz Krikor Lusavoriç’e (Aziz Gregoriyos Aydınlatıcı) adanmıştır. Kilisenin iç duvarları, fresklerle süslenmiş olup Ermeni dini ve kültürel tarihine dair önemli sanatsal ve mimari detaylar barındırmaktadır.
15. Katerina (Av) Köşkü
Katerina (Av) Köşkü, 19. yüzyılın sonunda Baltık mimari tarzında inşa edilmiştir. Doğu-Batı doğrultusunda konumlandırılan köşk, dikdörtgen planlı olup üç ana bölümden oluşmaktadır. Kuzey cephede yer alan sütunlu giriş kapısı kesme taştan yapılmıştır ve mimarinin öne çıkan unsurlarından biridir. Binanın kuzey ve güney yönlerine bakan giriş cepheleri, yarım oval formda ahşap detaylarla inşa edilmiştir. Bu mimari tarz, dönemin Rus etkilerini yansıtan zarif bir av köşkü olarak dikkat çeker.
16. Micingert Kalesi
Micingirt Kalesi, Sarıkamış ilçesinin 45 derece güneybatısında, İnkaya Köyü’nde yer almaktadır. Kale, bölgenin tarihi yollarına hâkim bir konumda olup, günümüz modern Erzurum-Kars karayoluna bakan bir noktadadır. Doğal yapıya uyum sağlayarak inşa edilmesine rağmen, dikdörtgene yakın bir plana sahip olan kalenin mimarisi, hem Demir Çağı hem de Orta Çağ özelliklerini yansıtır. Çanak-çömlek buluntuları da bu tarihî dönemlere ait izler taşır.
17. Kuyucuk Gölü
Kuyucuk Gölü, Kars şehir merkezine 37 km uzaklıkta, Arpaçay ilçesine bağlı Kuyucuk Köyü’nden ismini alan bir sulak alandır. 217 hektar yüzey alanına sahip olan göl, deniz seviyesinden 1617 metre yükseklikte, sığ bir tatlı su gölüdür. Gölün en derin yerinin yaklaşık 13 metre olduğu tahmin edilmektedir. Kuyucuk Gölü, önemli kuş türlerinin göç yolu üzerinde yer aldığı için 389 hektarlık Önemli Kuş Alanı statüsüne sahiptir. Tatlı su gölü olmasına rağmen balık bulunmayan gölün çevresinde Kuyucuk, Duraklı ve Carcıoğlu köyleri yer alır.
Arpaçay, Çıldır Gölü’nün doğusunda bulunan Bingöllerdeki Hozu ve Kızılkilise sularıyla beslenen Arpa Gölü’nden doğar. Soldan üç küçük kol aldıktan sonra yönünü güneye çevirir ve Dedekorkut kitaplarında adı geçen Cızıgların güneyinden gelen suyu da alarak Gümrü’nün 4 kilometre batısından geçer. Bu akış güzergahı, Arpaçay’ın zengin su kaynakları ve bölgedeki ekosistemlerle olan bağlantısını gösterir.
18. Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi
Kafkas Cephesi Harp Tarihi Müzesi, Kafkas Cephesi’nde gerçekleştirilen savaşlar hakkında kapsamlı bilgiler sunar. Müze, savaş dönemine ait tarihi belgeler, askerlerin yazdığı ağıtlar ve mektupları sergiler. Ayrıca, Sarıkamış şehitlerine adanmış bir şehitler yolu bulunur. Savaşlara katılan subay ve askerlerin savaş şartları içindeki günlük yaşamını canlandıran revir, ameliyathane, koğuş ve mutfak bölümleri, silikon heykellerle zenginleştirilmiştir. Bu bölümler, ziyaretçilere savaş döneminin yaşam koşullarını ve zorluklarını daha iyi anlamalarını sağlar. Müzenin bir diğer önemli bölümü ise, şehitlerimizin anısına yapılmış savaş enstalasyonu odasıdır. Bu odada, savaşın yıkıcı etkileri ve kahramanlık öyküleri görsel ve işitsel unsurlarla aktarılır.
19. Cuma Hamamı
Cuma Hamamı, Kars merkezde, Taş Köprü’nün güneybatısında yer alır. 1863 yılında inşa edilen bu hamam, cuma günleri kadınlara hizmet vermesi nedeniyle “Cuma Hamamı” adını almıştır. Ayrıca, büyüklüğü ve modern yapısı nedeniyle “Asri Hamam” olarak da anılmaktadır. Cuma Hamamı, hem tarihî hem de fonksiyonel özellikleriyle Kars’ın geleneksel hamam kültürünün önemli bir örneğidir.
20. Menuçehr Camii
Menuçehr Camii, Ani Örenyeri’nde “korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı” olarak tescillenmiş önemli yapılardan biridir. Şehrin güneybatısında, İç Kale’ye çıkan yolun güneyinde konumlanır. Türklerin Anadolu’da ilk inşa ettiği camilerden biri olarak kabul edilen Ebu’l Menuçehr Camii’nin kesin inşa tarihi bilinmemektedir; batı cephesindeki kitabesi günümüzde mevcut değildir.