Kastamonu’da gezilecek yerler arasında Kastamonu Kalesi, İsmail Bey Külliyesi ve Liva Paşa Konağı öne çıkar. Doğa severler için Valla Kanyonu, Horma Kanyonu ve Ilıca Şelalesi gibi etkileyici doğal oluşumlar sunar.
Ayrıca, tarihi konaklar ve el sanatları müzeleri, şehrin kültürel mirasını ziyaretçilere sunar. Kastamonu, zengin tarihî ve doğal değerleriyle keşfedilmeyi bekleyen bir destinasyondur. Kastamonu’da gezilecek 20 önemli yer:
1. Kastamonu Kalesi
Kastamonu Kalesi, şehrin simgelerinden biri olarak tarihi ve mimari açıdan büyük bir öneme sahiptir. İlk inşası 12. yüzyılda Bizans İmparatorluğu döneminde Komnenoslar Sülalesi tarafından gerçekleştirilmiştir. Kale boyutları, güneyden kuzeye yaklaşık 155 metre uzunluğunda ve batıya doğru 30-50 metre genişliğindedir. Kale surlarında ve kulelerinde özellikle Osmanlı döneminde yapılan önemli değişiklikler dikkat çekicidir. Başlangıçta Bizans yapısı olan iç kale, sonraki dönemlerde Candaroğulları ve Osmanlı dönemlerinde eklemeler ve restorasyonlar görerek bugünkü görünümünü kazanmıştır.
2. İsmail Bey Külliyesi
İsmail Bey Külliyesi, Kastamonu’nun 15. yüzyıldan kalma önemli bir yapıdır. 1451 yılında Candaroğlu Hükümdarı İsmail Bey tarafından inşa edilmiştir. Külliye, cami, türbe, han, medrese ve imaret gibi çeşitli yapıları içerir. Caminin kitabesi, külliyenin 1451’de tamamlandığını belirtirken, medrese 1475 yılında yapılmıştır. İsmail Bey için inşa edilen türbe, onun Filibe’de vefat etmesi nedeniyle yalnızca aile üyelerinin mezarlarını içerir.
Külliyenin kuzeydoğusunda yer alan İsmail Bey Medresesi, avlunun etrafında sıralanan 10 odadan oluşur. 2004 yılında kapsamlı bir restorasyondan geçirilen külliye, günümüzde el sanatları çarşısı olarak hizmet vermektedir. Bu dönüşüm, tarihi mirası korumanın yanı sıra, yerel el sanatlarının tanıtımına da katkı sağlamaktadır. İsmail Bey Külliyesi, hem tarihi hem de kültürel açıdan önemli bir merkezdir.
3. Liva Paşa Konağı
Liva Paşa Konağı, Kastamonu’nun Hepkebirler Mahallesi, Sakarya Caddesi üzerinde yer alır. 1879-1881 yılları arasında Mirliva Sadık Paşa tarafından özel bir malikane olarak inşa edilmiştir. 1978 yılında Kültür Bakanlığı tarafından Ataoğuz ailesinden kamulaştırılmış ve 1997 yılında kapsamlı bir onarım ve restorasyondan sonra ziyarete açılmıştır. Konak, üç katlı olup, geleneksel haremlik-selamlık düzeni ile dikkat çeker. İç mekânında Kastamonu’nun el sanatları ürünleri ve yöresel konak içi objeler sergilenmektedir.
4. İsmailbey Konağı
İsmailbey Konağı, Kastamonu’nun Beyçelebi Mahallesi, Atatürk Caddesi üzerindeki Vali Konağı’nın yanında bulunur. 1865 yılında Hacı İsmail Efendi tarafından yaptırılmıştır. Konağın önceki sahipleri tarafından mesken olarak kullanılan yapı, günümüzde bir restoran olarak işletilmektedir.
5. Kastamonu Kent Müzesi
Kastamonu Kent Müzesi, 2002 yılında Tarihi Kentler Birliği’nin tavsiye kararıyla “Dökümantasyon ve Arşiv Merkezi” olarak kurulmuştur. Kamu eliyle toplanan sınırlı koleksiyonlarla müze niteliği kazanmıştır. Müze, dört ana bölümden oluşur. İlk bölüm, ilin jeolojik tarihi ve flora-fauna özelliklerini ele alır ve bu kapsamda ünik su kertenkelesi ile fosiller gibi nadir örneklere yer verir.
6. Horma Kanyonu
Horma Kanyonu, Pınarbaşı / Kastamonu Zarı Çayı üzerinde yer alır ve suyun kireç taşlarını aşındırmasıyla oluşmuş derin çukurlar içerir. Tarih boyunca, eski dönemlerde insanlar kayaları oyup su kanalları açmış ve bu kanallardan suyu un değirmenlerine yönlendirmiştir. Kanyon, 3 km uzunluğundaki yürüyüş yolu ile doğa ve kanyon severlere harika bir manzara sunar. Yürüyüş parkuru, bölgenin etkileyici doğal güzelliklerini keşfetmek için ideal bir fırsat sağlar.
7. Valla Kanyonu
Valla Kanyonu, Küre Dağları içinde Devrekani Çayı’nın oluşturduğu etkileyici bir doğa harikasıdır. Pınarbaşı’nın 26 kilometre kuzeyindeki Muratbaşı Köyü yakınlarında, Devrekani Çayı ile Kanlıçay’ın birleştiği noktada başlar. Kanyon, kuzeyde Cide’ye doğru yaklaşık 10 kilometre uzanır ve 800 metre yüksekliğinde kayalık uçurumlarla çevrilidir. Bu yüksek ve görkemli uçurumlar, kanyona benzersiz bir güzellik katmaktadır.
8. Ilgaz Kayak Merkezi
Ilgaz Kayak Merkezi, Ilgaz Dağ Tesisleri, 1852 metre rakımda, Ilgaz Dağı’nın muhteşem manzarası ve doğal güzelliklerine hakim bir konumda yer alır. Dört mevsim boyunca hizmet veren tesis, özellikle kış aylarında kayak tutkunları için cazip bir destinasyon haline gelmiştir. Ankara’ya yakın konumuyla da ulaşımı kolay olan Ilgaz Dağ Tesisleri, ziyaretçilerine kış sezonunda mükemmel bir kayak deneyimi sunar. Ayrıca, doğa yürüyüşleri, kamp ve diğer açık hava etkinlikleri için de ideal bir yerdir. Ilgaz, her mevsim doğayla iç içe vakit geçirmek isteyenler için popüler bir tercih olmaya devam ediyor.
9. Sepetçioğlu Konağı
Sepetçioğlu Konağı, kesin yapılış tarihi hakkında net bir bilgi bulunmamakla birlikte, Gökdere Caddesi’ne açılan giriş kapısındaki demir şebekede yer alan 1884 rakamı, konağın yapılış tarihi olabileceğini düşündürmektedir. Yapı, kareye yakın dikdörtgen bir plana sahip olup, bodrum, zemin ve birinci kattın birleşiminden oluşur. Bu mimari düzen, konağın döneminin tipik yapısal özelliklerini yansıtır ve bölgedeki tarihî yapıların korunmasında önemli bir rol oynar. Sepetçioğlu Konağı, tarihî dokusu ve mimarisiyle dikkat çeken önemli bir kültürel mirastır.
10. Rüstem Paşa Camii
Rüstem Paşa Camii, Kastamonu’nun Talipler Köyü’nde, Menekşe Dağı mevkiinde yer alır. 1530 civarında, dönemin veziriazamı Rüstem Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Cami, görkemli mimarisiyle dikkat çeker ve uzun mesafelerden bile fark edilir. 1972 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından ilk restorasyonunu geçirmiştir. Daha sonra, 2006 yılında Vakıflar Kurumu tarafından kapsamlı bir onarımdan geçirilmiştir.
11. Kubbeli Mescit
Kubbeli Mescit, İbn-i Neccar (Yavuz Selim) Mahallesi, Kefeli Yolu üzerinde ve Atlambaç Mevkii’nde yer almaktadır. Tahminen Candaroğulları döneminin ilk yıllarına, yani 1400’lü yıllara tarihlenen bu yapı, 1116 / 1704 yılında tamir görmüştür. Son olarak, 2005 yılında Kastamonu Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından kapsamlı bir restorasyona tabi tutulmuş ve esaslı bir onarımdan geçirilmiştir.
12. Ballık Konağı
Ballık Konağı, Akmescit Mahallesi’nde bulunan ve yaklaşık 120 yıllık bir geçmişe sahip olan tarihi bir konaktır. Ballık ailesine ait bu yapı, 2007 yılında gerçekleştirilen kapsamlı restorasyon çalışmalarıyla yeniden hayat bulmuştur. Günümüzde, restore edilen konak butik otel olarak işletilmektedir ve konuklarına tarihî bir atmosferde konforlu bir konaklama deneyimi sunmaktadır.
13. Ilgaz Dağı Milli Parkı
Ilgaz Dağı Milli Parkı, Kastamonu il sınırları içinde Kastamonu il merkezine 40 kilometre’de yer alan ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken önemli bir doğa alanıdır. Bölgenin arazi yapısı, serpantinler, şistler ve volkanik kayaçlardan oluşmuş olup, dağ oluşum hareketleri bakımından da oldukça ilgi çekicidir. Türkiye’nin en uzun ve aktif kırık hattı olan Kuzey Anadolu Fayı, Ilgaz
Dağı’nın güney eteklerinden geçer. Bu jeolojik özellik, parkın ilgi çekici doğal yapısını oluştururken, çeşitli vadiler, sırtlar ve doruklarla zengin bir manzara sunar. Ayrıca, Ilgaz Dağı Milli Parkı, üst düzeyde peyzaj özelliklerine sahip jeomorfolojik yapısıyla doğa severlerin ilgisini çeker.
14. Benli Sultan Türbesi
Benli Sultan Türbesi, Kastamonu’nun 30 km uzağında, Ilgaz Dağları’nın eteğindeki Ahlat Köyü’nde yer alır. Türbe, Nakşibendi şeyhi olan Benli Sultan’a aittir. Benli Sultan’ın doğum tarihi bilinmemekle birlikte, 1569 yılında vefat eden dostu Şeyh Şaban-ı Veli’nin ölümünden 3-5 yıl önce, yani 1563 civarında vefat etmiş olması muhtemeldir. Türbenin misafirhane bölümü, Yavuz Sultan Selim döneminde, 1512-1520 yılları arasında, muhtemelen onun emriyle inşa edilmiştir.
Türbede yedi sanduka bulunur; bunlardan en büyüğü Benli Sultan’a aittir, diğer sandukalar ise yakınlarına aittir ancak isimleri bilinmemektedir. Benli Sultan Türbesi, hem tarihi hem de manevi açıdan önemli bir mekândır.
15. Eflanili Konağı
Eflanili Konağı, Kastamonu’nun Hepkebirler Mahallesi, Eflanili Sokağı’nda yer alır. 1910 yılında Eflanili Ailesi tarafından inşa edilmiştir. Günümüzde, konak hala yöresel yemeklerin sunulduğu bir restoran olarak hizmet vermektedir. Tarihi yapısı ve geleneksel mutfağı ile ziyaretçilere hem kültürel hem de gastronomik bir deneyim sunar.
16. Ilıca Şelalesi
Ilıca Şelalesi, Kastamonu’nun Pınarbaşı ilçesine bağlı Ilıca Köyü sınırlarında yer alır ve köy merkezinden yaklaşık 12 km uzaklıktadır. Şelaleye ulaşmak için Ilıca Köyü’nden başlayan patika yolunu kullanarak yaklaşık 15 dakikalık bir yürüyüş yapabilirsiniz. Alternatif olarak, Horma Kanyonu Platformu üzerinden 3 km’lik bir yürüyüşle de şelaleye ulaşabilirsiniz. Ilıca Şelalesi, yaklaşık 10 metre yüksekten dökülen suyu ile etkileyici bir manzara sunar. Suyun döküldüğü yerde doğal olarak oluşmuş bir havuz bulunur, bu da şelalenin görsel güzelliğini artırır.
17. Uğurlu Konağı
Uğurlu Konağı, 1851-1860 yılları arasında Terzi Mehmet Emin Ağa tarafından inşa edilmiştir. Tarihi konak, turizmci Gülsen Kırbaş ve eşi Doç. Dr. Dursun Kırbaş tarafından satın alınmış ve kapsamlı bir restorasyon sürecine tabi tutulmuştur. Hısarardı Mahallesi, Şeyh Şaban-ı Veli Caddesi üzerinde bulunan konak, günümüzde hem restoran hem de butik otel olarak hizmet vermektedir.
18. Kastamonu El Sanatları Teşhir Merkezi
Kastamonu El Sanatları Teşhir Merkezi, modern betonarme yapısıyla geleneksel Kastamonu evlerinin mimari özelliklerini canlandırmayı amaçlayan ilk uygulamalardan biridir. 3 Haziran 2000 tarihinde ilk olarak yapımı başlamıştır. Ahşap işçiliği El Sanatları Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü tarafından yapılmıştır.
19. Hatun Sultan Türbesi
Hatun Sultan Türbesi, Kırkçeşme Mahallesi, Selçuk Sokağı’nda yer almaktadır. M.1436 yılında, Yıldırım Beyazıt’ın oğlu Mehmet Çelebi’nin kızı ve Fatih Sultan Mehmet’in halası olan Hatun Sultan tarafından yaptırılmıştır. Türbe, kare planlı olup kesme ve moloz taş kullanılarak inşa edilmiştir ve üstü kubbe ile örtülüdür. İç mekânda 8 adet lahit bulunmaktadır.
20. Müfessir Alaeddin Türbesi
Müfessir Alaeddin Türbesi, Kastamonu’nun kuzeybatısındaki Tevser Tepesi üzerinde yer almaktadır. İlk kabir, Kuran-ı Kerim’i tefsir eden ünlü âlim Müfessir Alaeddin’e aittir. Alaeddin, Belh veya Buhara’dan gelmiş ve önemli bir tefsir eseri bırakmıştır. Hz. Mevlâna’nın oğlu Arif Çelebi ile Kastamonu’da görüşmüş, Arif Çelebi’nin 1272-1319 yılları arasında yaşadığı bilindiğinden, Müfessir Alaeddin’in de aynı dönemde hayatta olduğu düşünülmektedir.
Türbede, Müfessir Alaeddin’in yanı sıra, Kurban Risalesi’nin müellifi olan Mumcuzade olarak bilinen Kastamonulu bir âlimin mezarı da bulunmaktadır; ancak hangi mezarın kendisine ait olduğu kesin olarak bilinmemektedir.